Ankara’daki bir şirkette proje yöneticisi olarak çalışan ve 2019 yılında maaşının 20 günden fazla gecikmesini gerekçe göstererek işten ayrılan kişi, iş akdini haklı nedenle feshettiğini ileri sürerek; kıdem tazminatı, yıllık izin ücreti ve fazla çalışma ücreti alacaklarının faizi ile ödenmesi için iş yerine dava açtı. İlk derece mahkemesi, davacının daha önceki aylara ilişkin ücretlerinin ayın başında ödendiğini ancak nisan ayı ücretinin sözleşmesinin feshinden 5 gün sonra 28 Mayıs 2019’da ödendiğini ve dolayısıyla kanunda öngörülen 20 günlük süreden sonra ödenmesi nedeniyle davacının kıdem tazminatına hak kazandığı yönünde karar verdi.
YARGITAY KARARI ONADI
Davalı işveren ise kararı istinaf etti ve ücretin sadece bir kereye mahsus olarak gecikmiş olmasının haklı fesih sebebi sayılamayacağını savundu. Bölge Adliye Mahkemesi, ilk derece mahkemesinin kararını yerinde buldu ve davalı işverenin istinaf başvurusunu reddetti. Bunun üzerine işveren kararı temyiz etti. Temyiz incelemesi sonucunda Yargıtay 9’uncu Hukuk Dairesi, işçinin ücretinin bir kereye mahsus dahi olsa gecikmesinin, işçi açısından haklı fesih sebebi sayılacağına hükmederek kararı onadı.